28 Ağustos 2014 Perşembe

Emirates Stadyumunda Yıkılan Umutlar...

Kura eşleşmelerini görünce, kimse bu turu güçlü rakibi karşısında Beşiktaşın geçebileceğine inanmıyordu.
İstanbuldaki ilk maç ve İngilteredeki ikinci maç gösterdi ki, Beşiktaş takımı Şampiyonlar Ligine 17.kez katılan Arsenal kadar güçlü ve belki de Arsenal 16 kez katıldığı Şampiyonlar Ligine katılmakta ilk defa bu kadar zorlandı.
Maç boyunca Arsenal menajeri Arsene Wenger'in stresli anlarına şahit olduk.
Tabii ki herkes Arsenalin çok rahat Şampiyonlar Ligine kalacağını düşünürken, kimse Beşiktaş'tan böyle bir performans beklemiyordu.

Turu geçebilme adına bir çok şans Beşiktaşın eline geçti.
Bu şanslar kolayca heba edilirken, bunlara bir de hakemin vermediği Beşiktaş lehine penaltılar eklenince, turun kapısını Arsenal araladı.
Tabii turu kaybedince, ister istemez bir sorumlu aranıyor.
Beşiktaş'ta şu formsuzdu, iyi gününde değildi diyebileceğimiz hiç bir futbolcu yoktu.
Beşiktaş yanlış taktikle oynatıldı diyebileceğimiz bir durum da yoktu.
Hatta ve hatta kimse oyunculardan böyle bir üstün performans, taktik anlayış beklemediği için tur şansının son ana kadar kovalıyor olmak bile herkesi şaşırttı.
Tüm teknik ekibi ve futbolcuları bu heyecanı bize yaşattıkları için tebrik etmek gerekir.

Ancak, tüm bu anlayış içerisinde şunu da sorgulamadan geçmek olmuyor.
Beşiktaş Yönetimi, takımın Şampiyonlar Ligine katılması için güçlü takımlarla oynayacağını 3 ay önceden biliyordu, takımın eksik noktalarını, hangi pozisyonlara transfer yapılması gerektiğini de biliyordu.
3 ay boyunca ne bir sağ bek alınabildi(Sağ bek de 2 maçta da sol ayaklı İsmail Köybaşını izledik), ne de bir oyun kurucu.
Yönetim bu süre zarfında uygun fiyata transfer yapacağım diye kılı kırk yararken, şampiyonlar ligine katılamadığından dolayı kazanamadığı en az 10 milyon Euronun farkında mı acaba?
Bana sorarsanız, Beşiktaş Yönetimi bu takımın Şampiyonlar Ligine kalabileceğine hiç inanmadı.
İnanmadığı için de yapılması gereken transferlerin hiç birini zamanında yapmadı.
Nasıl olsa Türkiye Ligine kadar bu transferleri yaparız, biz uygun fiyata oyuncu bulalım diye düşünüldü.
Tüm bunlara rağmen Beşiktaş Futbol Takımı belki dün Arsenali eleyebilirdi, belki tarih yazabilirdi, ama bu sonuç bile Beşiktaşı büyük takım yapmayacaktı.
Büyük takım olmak önce o takımı sahiplenen kişilerin zihninde, beyinlerinde başlar.
Siz o takımın büyüklüğüne inanmazsanız, büyük zaferler bile gün gelir birer anı olarak kalır.
Arsenal dün elenebilirdi, bu turu hak edecek futbolu zaten oynayamadı, ama elenseydi de Arsenal büyük takım...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder